Köklenmek Üzerine
- ggkcen

 - 28 Ağu 2024
 - 2 dakikada okunur
 
Güncelleme tarihi: 3 May
Köklenemeyen insan yıkıldığı her an esen rüzgarı, yağan yağmuru ya da ne bileyim kayan toprağı suçlar. Halbuki bunların hiçbiri temel nedeni değildir yıkılmasının. Bütün bunlara dayanamayacak kadar cılız kalmasaydı kökleri hiçbir rüzgar da neden olamazdı buna. Asıl sorunun bu “köklenememe” olduğunu kabul etmediği sürece de en ufak esinti bile onu yerle bir etmeye yetecektir.
Köklenmek gerekli miydi yaşam için ya da çok mu önem arz ediyordu? Cevabı kocaman bir evet. Tıpkı bir ağaç gibi ama yüzyıllar görmüş bir ağaç gibi, sağlam köklere sahip olmalıydı insan. Rüzgara, yağmura, çamura inat “Ben de varım.” dercesine etkilenmemeliydi etrafında her ne olursa olsun. Suçlu da aramazdı hal böyle olunca çünkü güvendiği tek şey kendi kökleri olurdu. Doğruyu ararken kimi zaman hata yapabilecek kadar insan biriyim derdi kendine şefkatle. Yaşamak güvenli olurdu onun için; bir kimse, bir olay, herhangi bir neden bu güvenini boşa çıkaramazdı.
Şimdi köklenemeyen, çevredesindekiler içinde kaybolup kendini bulamayan, huzuru yalnızca varlığında oluşturamayan herkese yazıyorum bunları. İç sesin sana yalan söylüyor, kaygın seni olmazlara yönlendiriyor! Şu hayatta en çok kendime inanırımcılardan olma. Mesela en çok da kendinle arana mesafe koy. Köklerini sağlamlaştırmak için önce hayata inan. Sonra bol bol hareket et. Unutma hareket etmezsen bu sahte inançların ve acı üzerinde birikir. Doğayı gözlemle ve kıyası bırak, eşsiz doğanı kucaklamaya başla tam şu an. Zamanında yalnız hisseden o çocuğun elinden tut şimdi ve ona de ki:
Her ne olursa olsun yanındayım ve senin mutluluğundan ben sorumluyum. Hata yapman kötü biri olduğunu göstermez. Her an hata yapabilirsin ve tüm bunları düzeltme yeteneğin olduğuna inancım tam. Yaşam bir maceraysa ona gülümseyerek yaklaşıyoruz, sakın unutma benim küçük yanım.

Sonra bu farkındalıkla uyan yeni güne, kendin olarak var olmadığın her yeni anı küçük ölümlerin say.Yüksek sesle yaşa. Seni hayata getirirken annenin çektiği sancıları düşün ve sırf bunun için bile dolu dolu yaşa. Her şeyin sonunda yalnızca kendi köklerimden güç alarak yaşadım diyebil. Tüm bunları yaptığında göreceksin ki rüzgar tenini okşuyor, yağan yağmur besliyor seni çünkü sen kendine yaslanmışsın ve bu yüzden de mutlu yaşlanmışsın. :)




Yorumlar